GTÜ MARTEST Ulusal kimlik kazandı
Afetlerin yapılarda oluşturabileceği zararları önceden belirlemeye ve afet zararlarını azaltmaya yönelik çalışmaların yapılacağı “Ulusal Deprem ve Yapı Mühendisliği Laboratuvarı” için GTÜ ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı arasında protokol imzalandı.
Gebze Teknik Üniversitesi(GTÜ)'nin Afetlerle Başedebilir Yapılar İçin Uygulama ve Araştırma Merkezi-MARTEST tarafından afet zararlarının ve risklerinin azaltılması konusunda çalışmalar yapması için kurulan laboratuvar ulusal statüye kavuştu. GTÜ ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (ÇŞİDB) ile imzalanan protokol ile MARTEST laboratuvarı "Ulusal Deprem ve Yapı Mühendisliği Laboratuvarı" statüsü kazanarak tüm Türkiye genelinde çalışmalar yürütecek. Ulusal Deprem ve Yapı Mühendisliği Laboratuvarı afet risklerinin azaltılması konusunda çalışmalar yapmak, depreme dayanıklı yapı stoku oluşturabilmek, ekonomik ve yeni yapım teknolojileriyle çözüm önerileri sunarak ülke kaynaklarının verimli şekilde kullanımını sağlamak, ülkemizin bulunduğu coğrafyada hizmet vererek yapı teknolojisinin öncü ülkesi haline gelmek, bina tasarımı ve uygulamasında kullanılacak yapı malzemeleri konusunda gelişim sağlamak üzere eğitim faaliyetleri ve üniversitelerle ve ilgili kurum/kuruluşlarla iş birliklerinin yürütülebileceği bir merkez olacak.
MARTEST’de hâlihazırda Japonya Bilim ve Teknoloji Ajansı (JST) ve Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) tarafından desteklenen SATREPS programı kapsamında afet etkilerini azaltmak ve bu konudaki ulusal ve uluslararası teknolojileri test etmek ve geliştirmek amacı ile Afetlere Karşı Dirençli Toplumlar Oluşturmak İçin Araştırma ve Eğitim Merkezi projesi devam etmektedir. Temmuz 2023’de başlayan laboratuvar inşaatının 2024 yılının sonunda bitirilmesi ve Ulusal Deprem ve Yapı Mühendisliği Laboratuvarının 2025 yılında itibaren faaliyete geçmesi planlanmaktadır.
Söz konusu protokol ile ilgili açıklama yapan GTÜ Rektörü Prof. Dr. Hacı Ali MANTAR, “Laboratuvarın ülkemize, özellikle deprem ve diğer olası afetlere karşı toplumsal farkındalık ve dirençli kent yaşamı kavramını kazandırılması konusunda önemli bir rol oynayacağını düşünüyoruz. Ülkemizi acılara boğan afetlerin bilim ışığında çözüm önerilerine derhal kavuşması için tüm paydaşlarımız ile birlikte somut çalışmalar çıkarmaya başladık ve tüm gayretimizle devam edeceğiz. Ulusal Deprem ve Yapı Mühendisliği Laboratuvarı’nın ülkemize hayırlı olmasını dilerim.” dedi.